İSTANBUL TARİHİ YARIMADA TUR PROGRAMI
09:30 Hastaneden çıkış
11:00-12:30 Sultanahmet Camii
13:00-14:30 Ayasofya camii
14:30-15:30 yemek
15:30-16:30 Yerebatan sarnıcı
16:30-18:00 Kapalıçarşı
19:00:Otele varış
Saç ekim yapıldıktan 2 gün sonra ilk saç yıkama saç ekibi tarafından yapılmaktadır. Hastamız sabah 08:00’ de otelden araç transferi alınır, 08:30 da hastaneye gelen hasta saç ekibi tarafından karşılanarak ilk saç yıkaması yapılır. Bu işlem yaklaşık 15-45 dk sürmektedir. Hastaya tekrardan dikkat edilmesi gereken konular anlatıldıktan sonra 09.30 da hastaneden çıkış yapılarak Korece çevirmen eşliğinde İstanbul gezimiz için tura başlanılır.
İstanbul turumuza tarihi yarımada da bulunan Sultanahmet Cami’sini gezerek başlamaktayız.
Sabah İstanbul trafiğin yoğun olması ve İstanbul turumuzda gezeceğimiz tarihi yarımadanın hastaneye uzak olması sebebiyle araç trasferi yerine bazen Marmaray ile yolculuğumuzu gerçekleştirmekteyiz.
Yaklaşık 45-50 dk süren Marmaray yolculuğu ‘Sirkeci Tren Garı’ durağında sonlanmaktadır. Sultanahmet Cami, Ayasofya Cami, Kapalı Çarşı, Yerebatan Sarnıcı gibi gezilecek tarihi mekanlar bu istasyona 10 dakika yürüme mesafesindedir.
İstanbul turumuza tarihi yarımada da bulunan Sultanahmet Cami’sini gezerek başlamaktayız.
1. SULTANAHMET CAMİİ
İlk durağımız olan bu tarihi Sultanahmet camii, Osmanlı mimarisinin ilk 6 minareli camisi olarak 1609-1617 yılları arasında Osmanlı padişahı I. Ahmed tarafından Mimar sedefkar Mehmed Ağa’ya yaptırılmıştır.
Cami; mavi, yeşil ve beyaz renkli iznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ile büyük kubbesinin içi de yine mavi ağırlıklı kalem işleriyle süslendiği için Avrupalılar tarafından Mavi Camii (Blue Mosque) olarak adlandırılır.
Sultanahmet külliyesi ile birlikte, İstanbul’un en büyük eserlerinden biridir. Bu külliye cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkanlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarathane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşmış olup bu bölümleri gezdikten sonra sonra Sultanahmet meydanını takiben diğer tarihi rotamız olan Ayasofya Camii’sine geçiş yapmaktayız.
2. AYASOFYA MÜZESİ
Ayasofya (Hagia Sophia), eski Yunan dilinde “Kutsal Bilgelik” anlamına geliyor. Burası tarihte ilk kez Roma İmparatoru Büyük Konstantin’in, imparatorluk merkezini İstanbul’a taşıma isteği üzerine 325 yılında yaptırılmış.
360 yılında meydana gelen depremden sonra ise Konstantin tarafından yeniden yaptırılan yapı, Büyük Kilise (Megale Ekklesia) olarak adlandırılmış. 5. yüzyıldan itibaren ise Ayasofya (Kutsal Bilgelik) olarak tanımlanmış.
Bizans İmparatoru Justinianos zamanında ise dönemin ünlü mimarları Anthemios (Tralles) ve Isidoros (Miletus) tarafından yeniden inşa edilen Ayasofya günümüzdeki görünümüne kavuşmuş. Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u 1453’te fethetmesi sonrasında ise Ayasofya, camiye çevrilmiş ve 482 yıl boyunca cami olarak hizmet vermiş.
1935 yılında ise Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Bakanlar Kurulu kararıyla Ayasofya, müzeye çevrilmiş. 10 Temmuz 2020 TARİHİ İTİBARİYLE cami statüsüne kavuştu.
Cami; mavi, yeşil ve beyaz renkli iznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ile büyük kubbesinin içi de yine mavi ağırlıklı kalem işleriyle süslendiği için Avrupalılar tarafından Mavi Camii (Blue Mosque) olarak adlandırılır.
Sultanahmet külliyesi ile birlikte, İstanbul’un en büyük eserlerinden biridir. Bu külliye cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkanlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarathane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşmış olup bu bölümleri gezdikten sonra sonra Sultanahmet meydanını takiben diğer tarihi rotamız olan Ayasofya Camii’sine geçiş yapmaktayız.
2. tarihi gezimiz olan Ayasofya, her şeyden önce mimari yapısıyla ve boyutuyla önem taşıyor. Çünkü yapıldığı dönemde hiçbir bazilika planlı yapı, Ayasofya’nın kubbesinin boyutundaki bir kubbeye ve böylesi büyük bir iç mekana sahip değilmiş.
Dünyanın en eski katedrali olarak da kabul edilen Ayasofya, yapıldığı dönemden itibaren yaklaşık 1000 yıl boyunca dünyanın en büyük katedrali unvanını korumuş. Yüzyıllar boyunca ibadet yeri olarak kullanılan bu yapı, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetmesinden sonra da önemini aynı şekilde koruyan Ayasofya; 916 yıl kilise, 482 yıl ise cami olarak kullanılmış kutsal bir mekan.
Yapının kapıları meşe ağacından yapılmış ve Bizans döneminin izlerini taşıyor.
Ayasofya’nın görkemli tunç kapısı ise Tarsus’taki Hellenistik bir tapınaktan bu yapıya özel olarak getirtilmiş.
3. YEMEK MOLASI
İstanbul’da Tarihi Yarımada’da bulunan Mimar Sinan’ın önemli eserlerinden biri olan Süleymaniye Camii’nin hemen yanında yer alan kuru fasulye dükkânları, yarım asırdan uzun bir süredir yerli ve yabancı turistleri yöresel kuru fasulye lezzetiyle buluşturuyor. Türk mutfağının önemli lezzetleri arasında yer alan kuru fasulyeyi İstanbul’un Tarihi Yarımadası’nda tatmak için Tarihi Süleymaniyeli Kuru Fasulyeci Erzincanlı Ali Baba’ da Tarihi Süleymaniye Kuru Fasulye lezzetini tatmış olacağız.
4. YEREBATAN SARNICI
Tarihi Sultanahmet Meydanı ve çevresinde görülebilecek bir diğer özel yapılardan biri Yerebatan Sarnıcı’dır.
Gezimiz Ayasofya Camii sonrası saray gibi olan bu sarnıç ile devam etmektedir. Yunan mitolojsinden kalan medusa heykellerini, devasa sütunlarını, orijinal zemini ve zeminde yer alan sanat eserlerini görmüş olacağız.
Tarihine baktığımızda Yerebatan Sarnıcı, İstanbul’da şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere Bizans imparatoru I. Justinianus tarafından 526-527 senelerinde yaptırılmıştır. Yerebatan Sarnıcı 140 metre uzunluğunda, 70 metre genişliğinde olan sarnıç 100 bin ton su depolanacak şekilde tasarlanmış.
Üzerindeki tuğla örgülü tonozu taşıyan 336 sütun vardır ve bu sütunların binayı ayakta tutabilmeleri için suya karşı dayanıklı olması gerekmektedir. Bu nedenle sarnıç, yapılardaki su yalıtımının gerekliliğini vurgulayan tarihi belge niteliğindedir.
Yerebatan Sarnıcı’nın sırlarından biri, su yalıtımının inşaatında kritik bir rol oynamasıdır. İstanbul’un yeraltı sarnıcı, suyun sızmasını ve sarnıcın iç kısmının suyla dolmasını engellemek için özenle tasarlanmıştır. Antik dönemlerde, sarnıçların iç yüzeylerinde suya danayım için sıklıkla kullanılan suya dayanıklı malzemeler Yerebatan Sarnıcında da tercih edilmiştir. İç yüzeyler özel Roma çimentosu, sıva, kireç ya da kil gibi suya dayanım sağlayacak özel malzemeler ile kaplanmıştır.
İstanbul’un Yerebatan Sarnıcı, hem tarihsel hem de mühendislik açısından büyük bir öneme sahip olan gizemli bir yapıdır. Bu sarnıç, su yalıtımının ne kadar kritik olduğunu gösteren canlı bir örnektir. İçerdiği su yalıtımı teknikleri, bu antik sarnıcın zamanla zarar görmemesini sağlamış ve İstanbul’un tarihi bir hazinesi olarak günümüze ulaşmasını sağlamıştır. İstanbul’un bu gizemli yeraltı dünyası, su yalıtımının ne kadar önemli olduğuna dair bir öğreti sunmaktadır.
Yaklaşık 1 saat sürecek olan bu gezimizde bu tarihi yapıyı gezmiş olacağız.
5. KAPALI ÇARŞI
Kapalıçarşı 15.yüzyıldan kalma dünyanın en eski ve en büyük çarşılarından biridir. Sultanahmet Meydanı’ndan birkaç dakikalık yürüme mesafesinde olup en son gezi rotamız olan Kapalıçarşı’yı ziyaret ederken satın alabileceğiniz en iyi hediyelik eşyaların bulunduğu tarihi yerdir.
İlk olarak Fatih Sultan Mehmet döneminde 1461 yılında inşasına başlanmış ancak asıl büyük çarşı Kanuni Sultan Süleyman tarafından ahşap olarak inşa ettirilen Kapalıçarşıda hala Osmanlı’dan izler bulunur.
Gezi sırasında göreceğiniz yüksek kubbeli tavanı, iç avlusu, revaklı yapıları, kubbeli çeşmeleri ve taş işçiliğiyle göz kamaştıracaktır.
Çarşıda dolaşırken tarihi hamamlar, çeşmeler, hanlar ve camiler gibi önemli yapıları da keşfedebilirsiniz.
1461 yılında yapımına başlanan ve beş yüz yılı aşan tarihiyle İstanbul’un ve Türkiye’nin ticaret merkezlerinin başında gelen kapalıçarşı bugün hala ilk günkü önemini koruyarak pek çok kişinin uğrak mekânı olma özelliğini sürdürüyor.
Son gezi durağımız olan bu tarihi kapalıçarşı’da hastalarımıza 2 saat serbest zaman vererek halıdan çantaya, tekstil ürünlerinden altın ve gümüş takılara, antikalardan çinilere ve anılarınızı hediyelik eşyalara bakabilme ve gezebilmeleri için 2 saatlik serbest zaman veriyoruz.